Site icon Malta Haber

İyiliği görünür kılmak

İyiliği görünür kılmak

İyiliği görünür kılmak

Eskiler ne güzel söylemiş “Kötüden emsal olmaz”

Kimi zaman Malta’daki Türkçe konuşan topluluğun sosyal medyaki yazışmalarına bakınca yeise kapılmıyor değilim.

Teselliyi sadece yazının başında alıntıladığım eskilerin sözünde değil, Malta’da 3 yıla yaklaşan mazimde tanıştığım iyi insanların varlığında, onların hem benim duygu dünyam, hem de gökkubbede bıraktıkları hoş sedada buluyorum.

Kötüden emsal olmaz, doğru ama iyilerden pekala olabilir.

Hem iyiliğin öyle bir tesiri, öyle bir bereketi var ki anlattıkça çoğalıyor. İyiliğin bu bulaşıcı tabiatından medet umarak iyilerden birkaç emsal verip, topluluğumuzu umutlandırmak, güçlü bir topluluk tesis etmek için muhtaç olduğumuz kudretin sol yanımızda çarpan cevahirde olduğunu bir kez daha hatırlatmak istedim.

Malta’ya henüz ayak basmamış pek çokları gibi benim de ilk tanıştığım kişi Zeki Güllüler oldu. Küçük ülkenin koca yürekli sakini. Yıllardır ayakta tuttuğu blogu birkucukulke.com üzerinden çok uzun bir süredir, bilabedel Malta’nın fahri elçiliğini yapıyor adeta.

Zeki Bey’in bloğunu okuyup Malta’ya gelmeye karar veren pek çoğunun ikinci durağı Harmancı Partners isimli hukuk şirketinin web sitesi, eposta adresleri ya da telefon numaraları olur. Bu şirketin Amazon çalışanları işlerini öylesine titiz, bir o kadar da yüreklerini koyup yaparlar ki, dakikalarca en ince noktalarına kadar tüm ayrıntıları paylaşır, kıymetli zamanlarını daha fazla almak istemeyenleri mahcubiyete gark ederler. Ezgi Hanım, Pelin Hanım başta olmak üzere şirketin tüm çalışanlarını ve yöneticilerine bu vesileyle bir kez daha teşekkür etmek istiyorum.

Birkirkara’da meskun Denizlili Hasan’ın meşhur kebab evi. Sadece benim değil, toprağının kokusunu getirmiş herkesin hürmetle, alicenaplıkla karşılandığı; Türkiye’den selam getirenlere sadece çayın değil, sohbetin de sınırsız olduğu güzide mekan. Malta’ya geldiğim ikinci günden itibaren neredeyse her gün bir kere uğramaya çalışırım. Hasan The Best’in mekanını (Hasan Reis’i ecnebiler böyle çağırıyor) bazen arkadaşlar arasında “tekke” diye çağırırız. Tekkede herkese çorba vardır, garip de varsıl da varınca mahzun olmaz.

Konuşmalarını İngilizce başlayıp, İtalyanca bitiren. Adeta cebinde bir joker kartla gezer gibi, en rafine çözümlerle sizi şaşırtan hafız Ramazan Ağabey’imiz Hasan Turkish Kebab’ın master chief’idir. Kendisi uluslararası ortamlarda Massimo ismiyle tanınır. Her nevi ihtiyaç için kapısını çalan, inşaallah üç vakte kadar bir çözüm bulacaktır. :=)

Kendisi ile şahsen tanışıp müşerref olamasam da Maltalı Türkler grubunda verdiği cevaplar, Malta’daki müşkül hemşehrilerimize gösterdiği ihtimam ile Gülcan Çildoğan Hanımefendi de bizleri gönendiren, emsal iyilerimizden. Kendisine en içten şükranlarımı sunuyor, ayağına taş değmesin diyorum.

Maltalı Türkler isimli grubun kurucusu, Malta’nın eskilerinden, ketum görünüşüne rağmen altın gibi bir kalbe sahip olduğuna bizzat tanık olduğum Enes Usta. Bu satırlardan hoşlanmayacağını bilsem de Malta’daki insan hazinelerinden biri olduğun zikretmezsem bu yazının anafikriyle çelişirim.

Rahmetli Çetin Altan’ın dediği gibi enseyi karartmamak lazım. Bu küçük ülkede zaman zaman umutsuzluklara kapılsak da büyük umutlar için hâlâ pek çok haklı gerekçemiz var.

İyiliği hiç değilse anlatarak çoğaltalım.

Öyle ya, belki kötülük ve kibrin boynu bükülür.

Exit mobile version