Ali Bey’in kararsızlık evresi bu defa kısa sürdü. 12 gün sonra hoca açıklandı.
Ama yine aynı soru: O mu bu mu, İsmail Kartal mı?
Ben şunu anlamıyorum: İsmail Kartal fanları hangi dünyada yaşıyor? Bizim göremediğimiz neyi görüyorlar?
Fenerbahçe’nin kendi Fatih Terim’ini yaratma hayali, artık çocukça bir fanteziye dönüştü. Şampiyonluğu olmayan bir adamı dördüncü kez getirmenin mantığını bana anlatsınlar.
“99 puan hocanın başarısı” diyorlar.
Kusura bakmayın, 99 puanı kadro aldı.
İsmail Kartal değil.
Galatasaray’da Hamza Hamzaoğlu üç kupa aldı, bugün adı bile geçmiyor.
Demek ki bazı şeyleri hoca yapar, bazı şeyleri kadro yapar. Bunu anlamak bu kadar zor mu?
Gelelim Domenico Tedesco’ya…
%99 hocayı tanımıyor, biliyorum.
Ama bizim futbol kültürümüz bu işte: “İsim yoksa kim bu ya?”
Hoca genç, hoca enerjik. Kariyeri Real Madrid merdiveni değil ama her adımda yukarı çıkmış.
Hızlı kanat oyunlarını, akıcı futbolu seviyor. Devin Özek de zaten bu yüzden önerdi.Tedesco iyi, harika , başarılı olur demiyorum. Ben de bilmiyorum, ama Fenerbahçe’nin İsmail Kartal sarmalından çıkması gerekiyordu.
Kulislerde Unai Emery vardı, Spalletti ciddi adaydı. Onlar hayal, Tedesco gerçek oldu. Şimdi herkes soruyor: Tedesco ne oynatır?Hocanın elinde 5-3-2 de var, 4-2-3-1 de, 4-1-2-1-2 de… Ama çift forvetli düzen favorisi.
Fenerbahçe’ye uygun olan da 4-1-2-1-2.
Talisca’yı “10.5” gibi kullanırsa kimse şaşırmasın.
Ama şunu da söyleyeyim: Bizim ligde Lucescu ve Daum dışında gerçekten başarılı olmuş yabancı hoca yok.
O yüzden Tedesco’nun işi kolay değil.
Herkes merakla bekliyor ama ben size söyleyeyim…
İlk üç maçta işler ters giderse yine aynı nakarat başlayacak:
“İsmail Kartal geri gelsin!”
Çünkü Fenerbahçe’nin en büyük problemi hocası değil, taraftar algısı.
İsmail Kartal’dan medet uman camia, şampiyonluk göremez.