Aslında bu yazımda, kıymetli dostlarımdan aldığım çok güzel geri dönüşlere binaen, kendimce analizler yapmak ve güzel şeylere değinmek isterdim. Daha önce Galatasaray’ın Süper Lig’de bir şekilde (kadro kalitesi farkıyla) ilerleyeceğini söylemiştim. Bu nedenle Avrupa maçlarına odaklanmayı, hatta mümkünse rakipleri incelemeye çalışmayı düşünüyordum. Ancak, özellikle sadece Galatasaray’da değil, diğer takımlarda ve kurumlarda yaşanan olaylar ve verilen demeçler, bu başlığı atıp bu yazıyı kaleme almama neden oldu. İfadelerimi yanlış ya da uygunsuz bulan herkesten şimdiden özür dilerim.
• Sivassporlu oyuncu Raj Manaj’ın, Barış Alper’e yaptığı faul futbolun içinde olan bir hareket değil, tamamen sportmenlik dışı bir davranıştır ve kasti olarak yapılmıştır. Barış Alper’in futbol hayatı bitebilirdi; REZALET.
• Bunun, VAR’a gidildiği halde kırmızı kart olarak değerlendirilmemesi; REZALET.
• Hakem hatalarının (sadece Galatasaray değil, tüm takımlar aleyhine yapılan) haddini aşması ve bunun hakkında çok fazla bir şey yapılmaması; REZALET.
• TFF Başkanı’nın bir yayına bağlanıp “Bana operasyon çekiyorlar” diyerek sorumluluğu başka yöne çekmesi; REZALET.
• Beşiktaş gibi büyük bir camianın son dönemde ortaya çıkan olaylar yüzünden içine düştüğü durum; bunun üzerine başkanın istifa etmesi ve teknik direktörle yolların ayrılması; REZALET.
• Bazı yöneticilerin “Yapı” demeciyle ortalığı karıştırması; REZALET.
• Galatasaray Başkanı’nın bir yayında ağır ifadelerde ve ispatlaması gereken suçlamalarda bulunması; REZALET.
• Bunun üzerine, TFF Başkanı’nın başka bir yayında, Galatasaray Başkanı’nı tehdit eder gibi konuşması; REZALET.
Teknik ve analiz konuşulması gereken yerde, ne yazık ki ülkemizde her alanda olduğu gibi futbolda da bu kadar sığlaşmış olunması oldukça can sıkıcı bir durum.
Galatasaray özelinde kısaca şunu demek istiyorum. Okan Hoca’nın bana göre bir süredir anlamsız formasyonu yüzünden her maçta saçma sapan goller yemesi böyle giderse bir yerde fena patlar. Galatasaray, rakip kalecinin hatası ve Osimhen’in bireysel çabasıyla aldığı penaltı olmasaydı maçı zor kazanırdı. Okan Buruk’un Sivasspor maçında uyguladığı formasyonu/taktiği ve Malmö maçıyla ilgili görüşlerimi vakit bulabilirsem bir sonraki yazımda paylaşacağım.