Almanya’da siyahlar, Müslümanlar ve göçmen kökenlilerin konut piyasasında yaygın ayrımcılığa maruz kaldığı, güncel bir araştırmayla ortaya kondu. Araştırmaya göre, Türk isimlilerin de aralarında bulunduğu bazı azınlık grupları, ev ilanlarına başvurmalarına rağmen çoğu zaman ev bakmaya bile çağrılmıyor.
Alman Uyum ve Göç Araştırmaları Merkezi (DeZIM) bünyesinde yürütülen çalışmada, benzer gelir ve mesleki profillere sahip adaylar üzerinden yapılan başvurular karşılaştırıldı. Sonuçlar, yalnızca isim ve algılanan etnik köken farkının, ev sahiplerinin geri dönüş oranlarını ciddi şekilde etkilediğini gösterdi.
Araştırmada, Alman çağrışımlı isimlere sahip başvuruların ev görme daveti alma ihtimali daha yüksek olurken; Müslüman, siyah ya da Türk kökenli olduğu anlaşılan isimlere sahip adayların başvurularının önemli bir kısmının yanıtsız bırakıldığı kaydedildi. Bu durumun özellikle büyük şehirlerde ve konut arzının sınırlı olduğu bölgelerde daha belirgin olduğu vurgulandı.
Raporda, ayrımcılığın yalnızca davet aşamasında değil, sunulan konutların niteliğinde ve kira koşullarında da kendini gösterdiğine dikkat çekildi. Azınlık gruplarının daha küçük, daha pahalı ya da güvencesiz sözleşmelere sahip konutlara yönlendirildiği belirtildi.
Uzmanlar, konut piyasasında yaşanan bu tabloyun bireysel tercihlerden ziyade yapısal bir sorun olduğuna işaret ederken, ayrımcılıkla mücadele için daha sıkı denetim ve şeffaf başvuru mekanizmalarının hayata geçirilmesi gerektiğini ifade ediyor.


