27 Temmuz 2025 | Malta | Onur Gökmen YETİM
Türkiye’de iki seçim gerçekten merakla beklenir:
Birincisi genel seçimlerdir, diğeri Fenerbahçe kongresidir. Geri kalan seçimler… Eh, bir nevi sendika temsilci oylaması kadar heyecan yaratır. Kusura bakmasın kimse, hakikat budur.
Ali Koç bu kongreye sosyal medyada “dramatik bir kahraman” edasıyla başladı. Elimizde mendil, gözümüz yaşlı…
Nasıl da uğraşılmış sayın başkanla…
Derin yapı, yapının sponsorları, gecenin bir yarısı yapılan kibar ziyaretler… Kibar mı? Pek kibar değilmiş meğer…
Derin derin düşündüm. 7 yıl, 0 şampiyonluk.
99 puan aldın ama rakibin 102 aldı.
Slimani, Ayew, Rami gibi futbol dehalarıyla dolu (!) kadrolar kurdun.
Ve hâlâ “yapı yüzünden şampiyon olamıyoruz” diyorsun…
Yapıymış, çeteymiş, FETÖ’nün futbol versiyonuymuş.
Kendini sütten çıkmış ak kaşık ilan ederken; eleştiri yapana “içimizdeki İrlandalılar” diyorsun.
Oyun kuramayanın bahanesi çok olur.
Ali Koç’un bahanesi bol.
Ama bir başarı yok.
Tüm kongre boyunca bir güç gösterisi izledik.
Fenerbahçe başkanlığı mı yapılıyor, kişisel ego tatmini mi yaşanıyor belli değil.
Sanki okulda dersten kalan öğrenci gibi: “Hocam bana taktı!”
Hocanın takması değil, senin çalışmaman mesele.
Aziz Yıldırım sahneye çıktı.
Yine gövde gösterisi, yine net mesajlar.
“Borç yalan, rakamlar sahte , masal anlatılıyor” dedi.
Fenerbahçe formasına 45 numara Osimhen yazdırmak isteyen çocuk örneğiyle Ali Koç dönemine dair duyguyu özetledi:
Olmuyor, olmadı, olmayacak.
Taraftar ise bir zamanlar umut olarak gördüğü Ali Koç’u, şimdi mecburiyet gibi hissediyor. Muhalif çok güçlü ama aday olmuyor! O da haklı. Sayın Yıldırım’ı 2 kez gönderdiniz. 3. de garanti istiyor.
Ama burada kritik soru şu:
Fenerbahçeli Ali Koç’u gerçekten mi destekliyor, yoksa bir çeşit Stockholm sendromu mu bu?
Seni mahveden adama bağlanmak…
Seni başarıdan uzaklaştıran kişiye kör sadakat…
Sonuç?
Fenerbahçe taraftarı stadın adını, mali tabloları ya da tesisleri umursamaz.
Şampiyonluk ister.
1 katrilyon dolarlık bütçen de olsa, kupa yoksa hiçbir şey yoksun.
Sonunda klasik bir Türk usulü:
Kavga gürültüyle başlayan kongre, sahte bir öpüşme ve yapmacık bir sarılmayla bitti.
Ama hafızalar unutmuyor.
Eylül’de seçim geliyor.
Aziz Yıldırım yılların kurdu pusuda… Transferleri, sonuçları merakla bekliyor. Ali Koç ise rahat. Başarı olmasa bile kongredeki gücüne güveniyor. Aziz Yıldırım topunu, tüfeğini hazırladı. 3. Aziz Seferi başlar mı? …