Site icon Malta Haber

Avrupa’daki Türk Diasporası

MUNICH, GERMANY - JULY 11: Members of the Turkish community stand in front of the Oberlandesgericht courthouse with a large Turkish flag after judges announced their verdict in the marathon NSU neo-Nazi murder trial on July 11, 2018 in Munich, Germany. Main defendant Beate Zschaepe and four co-defendants are charged in their roles in supporting neo-Nazis Uwe Boenhardt and Uwe Mundlos, who embarked on a murder spree of nine immigrants and one policewoman between 2000 and 2007. The case is amongst the most embarrassing and scandalous in modern German police history, as investigators failed to connect the murders within a neo-Nazi context until both men died following a botched bank robbery in 2011. The trial is into its sixth year and has consumed over 430 trial days. (Photo by Andreas Gebert/Getty Images)

20 Eylül 2021

5 milyondan fazla Türk kökenli insan, Avrupa’da yaşıyor; bu, 1960’larda büyük ölçekli göçün başlamasından bu yana Türkiye’yi ve daha geniş Avrupa topluluğunu  göç, vatandaşlık, entegrasyon, asimilasyon gibi durumlar sonrasında insanları birbirine bağlayan bağlantı (topluluk) haline geldi.

Bu göçün ve Avrupa’da kalıcı Türk diaspora topluluklarının kurulmasının yol açtığı sosyal değişim, uzun zamandır siyasi olarak da üzerinde konuşulan ve görüşülen bir konu olmuştur.

Bu ve diğer birçok nedenden dolayı, Türk diasporasına ve onun Avrupa toplumu ve siyasetiyle etkileşimine yönelik siyasi ve akademik ilgi son yıllarda önemli ölçüde artmıştır.

Bu bulgular ve diğerleri, Amerikan İlerleme Merkezi, Avrupa İlerleme Araştırmaları Vakfı (FEPS), Max Vakfı tarafından Kasım 2019’dan Ocak 2020’ye kadar dört Avrupa ülkesindeki Türk diaspora toplulukları üzerinde yürütülen bir kamuoyu araştırmasında ortaya çıkıyor. 

Bu rapor, Türkiye’deki ulusal kimlik üzerine önceki OTP kamuoyu araştırmalarına  dayanmaktadır. Türk diasporasının Avrupa’daki ev sahibi ülkeler hakkında neler hissettiğine ışık tutmaktadır; Türk asıllı Avrupalıların Türkiye ve Türk toplumu ile nasıl özdeşleştiği; ve bu toplulukların Avrupa Birliği ve önemli entegrasyon, göç ve siyaset konuları hakkında ne düşündüklerini ele almaktadır.

Amaç, okuyucuların Avrupa’daki Türk toplulukları içindeki siyasi dinamikleri, bu toplulukların nereden bilgi aldıklarını, Türk olmayan topluluk ve devletle nasıl etkileşime girdiklerini ve diasporanın Türkiye siyasetiyle nasıl etkileşime girdiğini daha iyi anlamalarına yardımcı olmaktır. 

Yazarlar, bu araştırmanın politika yapıcıların, akademisyenlerin ve diğerlerinin Türkiye ve Avrupa Birliği’ndeki gelişmeler arasındaki bağlantıları ele alma yeteneğine katkıda bulunabileceğini ve potansiyel olarak Türkiye ve Avrupa’ya karşı Avrupa politikalarını iyileştirebilecek fikirler üretebileceğini umuyorlar. 

Yazarlar ayrıca verilerin Avrupa’daki birinci, ikinci ve üçüncü nesil göçmenler arasında ulusal, etnik ve dini kimliklerin gelişimine yönelik araştırmaları daha geniş bir şekilde destekleyeceğini umuyorlar.

americanprogress

Exit mobile version